15. yüzyılın sonundaki coğrafi keşifler yeni ticaret yollarının açılmasına, Avrupa’nın günlük tüketim alışkanlıklarının değişmesine ve bazı yiyecek-içeceklerin adeta moda haline gelmesine vesile oldu. Bu tarihsel sürece çikolata, kahve ve çay resimleriyle bakıyoruz.

Tarımı yapılan ilk ürünlerden buğday kadar eski bir tarihi olan ekmek, antik dönemden itibaren sayısız kez sanatın konusu oldu. Yemekle ilişki kuran çağdaş sanat örneklerinde de sanatçılar ekmeği kullanmaya devam ediyor.

Antik dönemden itibaren görsel kültürde yer bulan yemeğin günümüzde sanatla ilişkisi eskiye göre çok farklı. Bir sanat projesinin parçası ya da doğrudan bir sanat projesi olarak açılan restoranlar ile kafeler, sanat galerilerinde kurulan sofralar ile mutfaklar ve yemek performansları: Çağdaş sanat, sofra ve mutfak etrafında şekillenen örneklerle dolu.

TUNCA’nın yemek pişirme ve kültürüne dayanan sanat çalışmalarının bir araya geldiği sergisi “Muhatabı Olmayan Mutfak”, 6 Ocak’ta Bursa, İMALAT-HANE'de açıldı. “Muhatabı Olmayan Mutfak”, sofralarla ilişkili lider portreleri ve yeniden kurgulanan menülerin yanı sıra farklı disiplinlerden uzmanların katılımıyla düzenlenecek yemek performanslarıyla katılımcı bir sanat pratiğine imkân veriyor.