Brezilya’nın önde gelen sanat fuarı SP–Arte’nin 20. Edisyonu, 60. Venedik Bienali’nden (20 Nisan-24 Kasım) sadece birkaç hafta önce açıldı ve Adriano Pedrosa’nın Venedik Bienali’nin küratörlüğünü üstlenen ilk Brezilyalı olması nedeniyle ülkenin sanat dünyası için tarihî bir ânı oldu. SP–Arte’nin kurucusu Fernanda Feitosa, ülkenin ticaret sektörünün “bu tarihî andan yararlandığı”nı söylüyor. Nisan ayında düzenlenen fuar, 15’ten fazla Brezilya şehrinden katılanlar da dahil olmak üzere 180 katılımcıyı bir araya getirdi.
“Venedik Bienali’nde 30 Brezilyalı sanatçı yer alıyor; bu şimdiye kadarki en büyük delegasyonumuz,” diyor Feitosa. “Bu sanatçıların neredeyse tamamı daha önce fuarda sergilenmiş ve izleyicilerimizin aşina olduğu isimler. Tabii ki bu bize gurur veriyor, sanki yıllardır gösterdiğimiz çabalar karşılık bulmuş gibi.”
Pedrosa’nın küratöryel yaklaşımı konusunda Feitosa onun hem “uluslararası vizyonu”nu hem de Brezilya sanatına odaklanmasını övüyor ve SP–Arte’nin bir zamanlar küratör için bir sıçrama tahtası olduğunu ekliyor. Pedrosa 2011-2014 yıllarında fuarın sanatsal programına öncülük etti; daha sonra Museu de Arte de São Paulo’nun (MASP) başküratörlüğüne atandı ve müzenin başkanı ve yöneticisi, Feitosa’nın eşi Heitor Martins’in yanında çalıştı.
Feitosa, Martins’le Güney Amerika ve Avrupa’daki fuarlara seyahat ederken özel sanat koleksiyonunu biriktirmeye başladı ve 10 yıldan uzun bir süre sonra, 2005’te SP–Arte’yi kurdu. O zamanlar yurtdışındaki fuarlarda sergi açan bir grup Brezilyalı galeri olduğunu ama São Paulo’da hiçbir şey olmadığını söyleyen Feitosa, “Brezilya’da büyük bir sanatsal üretim var, önemli bir finans merkeziyiz, galerilerimiz var ve çağdaş sanatçıları görmek isteyen izleyicilerimiz var diye düşünüyordum,” diye ekliyor.

Bana parayı göster: Renkli banknotlardan yapılmış bir Brezilya bayrağını tasvir eden bir çalışma. © SP–ARTE
Fuarın ilk edisyonunda ağırlıklı olarak, geometrik soyutlama, konstrüktivizm, yeni-somutçuluk (neo-concretismo) ve kinetik sanatı Brezilya’ya tanıtmasıyla bilinen Galeria Raquel Arnaud gibi Brezilyalı galerilerden oluşan 40 sergici yer alıyor. Galeri, bu edisyona Iole de Freitas ve programında yer alan diğer önemli sanatçıların eserlerini getiriyor. Fuar, Raquel Arnaud’nun São Paulo’nun Vila Madalena semtindeki mekânında 50. yılını kutlamak üzere düzenlediği ve Lygia Clark, Sérgio Camargo ve Tunga gibi sanatçıların eserlerinin yer aldığı retrospektifle aynı zamana denk geliyor.
Galeria Raquel Arnaud’nun direktörü Myra Arnaud, galerinin SP–Arte’ye katılımı hakkında, “Onların başarısı bizim başarımız, Brezilya’da önemli bir isim olarak bu ekosisteme katkıda bulunmamız çok önemli,” diyor. “Bulunduğumuz yere nasıl geldiğimizi hatırlamak da önemli çünkü şu anda pek çok galeri var; ancak 1970’lerde durum böyle değildi, diktatörlük nedeniyle pek çok sanatçı taşınmıştı ve burada bir pazar yoktu. Bu durum değişti. Brezilya sanat dünyasında ilginç bir noktayız.”
SP–Arte’nin büyüklüğü ve kapsamı da yıllar içinde gelişti. Örneğin, SP–Foto 2007’de başladı ve 2019’a kadar sürdü, daha sonra 2022’de, devam eden SP–Arte Brezilya Rotaları’nın bir parçası olarak geri döndü. Aynı yıl fuar, 2024 listesinin yaklaşık yüzde 65’ini oluşturan bir tasarım bölümünü tanıttı. Fuar 2014 yılında Brasília’da bir edisyon denedi ancak o zamandan beri Brezilya’nın başkentine geri dönmedi. Fuarla bağlantılı ve dönüşümlü sergilere ev sahipliği yapan kalıcı bir mekân olan Casa SP–Arte, 2023 yılında São Paulo’nun Jardins mahallesinde Hélio Oiticica’nın eserlerinden oluşan bir sergiyle açıldı.
Her edisyonda katılımcı sayısı artıyor ancak SP–Arte’nin yıllar boyunca gördüğü en önemli değişiklik, Brezilya’nın değişken ekonomisi içinde uluslararası galerilerin katılımındaki iniş çıkışlar oldu. 2012’de São Paulo hükümetinin, standart yüzde 58’lik ithalat vergisini geçici olarak yüzde 20’ye indiren bir vergi muafiyeti penceresi açarak daha önce fuara katılmakta tereddüt eden yabancı galeriler için bir teşvik yaratması fuarın serüveninde bir dönüm noktasıydı.
Uluslararası galerilerin fuara en yüksek katılımı, 2012-2016 yıllarında David Zwirner, Lisson, Hauser&Wirth, Gagosian ve White Cube gibi bazı edisyonların dahil edilmesiyle gerçekleşti. Ancak bu galerilerin çoğu 2016’dan sonra Brezilya’nın derinleşen resesyonu, döviz kurundaki değişiklikler ve hükümetin vergi muafiyeti süresini devam ettireceğine dair bir garanti olmaması nedeniyle fuardan çekildi.
“O dönemde bu [küresel] galeriler birçok Brezilyalı müşteriyle tanıştı, dolayısıyla herkes için iyi bir dönemdi,” diye belirtiyor Feitosa. “Dünya değişti ve uluslararası galerilerin varlığı azaldı ancak Brezilya’daki önemleri ve uluslararası sanatçıların Brezilya koleksiyonlarındaki varlığı değişmedi çünkü SP–Arte bu ilk iletişim köprüsünü sağladı.”
Feitosa, Amerikan mega galerilerinin yokluğunun “daha fazla Brezilyalı galerinin katılımı anlamına geldiği”ni ve son 20 yılda mavi çip statüsüne ulaşan birkaç Brezilyalı katılımcıyı da göz ardı etmemek gerektiğini söylüyor. Örneğin Mendes Wood DM, 2010 yılında São Paulo’da kuruldu, o zamandan bu yana Brüksel, Paris ve New York’ta mekânlar açarak kavramsal ve coğrafi açıdan çeşitlilik gösteren bir sanatçı ve müşteri listesi oluşturdu. Galeri SP–Arte’nin son 10 edisyonuna katıldı ve bu yıl Sonia Gomes, Paulo Nazareth, Kasper Bosmans ve Lynda Benglis gibi Brezilyalı, Avrupalı ve Amerikalı sanatçılardan oluşan bir karma sergi sundu.
Mendes Wood DM’nin kurucularından Pedro Mendes, program çeşitliliği sayesinde galerinin, Brezilya sanat piyasasını etkileyen “zorlu dönem”lere direndiğini söylüyor. “Programımızın yarısı uluslararası olduğu için farklı bürokrasilerin gayet farkındayız. Ancak bu programın sağlamlığı, bu dönemleri etkili biçimde atlatmamızı sağladı.”