İstanbul’da baharın habercisi CI Bloom sanat fuarının 3. Edisyonu ziyarete açıldı. Contemporary Istanbul Vakfı’nın düzenlediği, Türkiye’deki çağdaş sanat galerileri ve sanatçıları yurtdışındaki koleksiyoner gruplarına ve basın mensuplarına küresel ölçekte tanıtmayı hedefleyen fuarda bu yıl 24 sanat galerisi ve 3 sanat inisiyatifi Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonu’nda ziyaretçileri bekliyor.
Fuarın açılış gününde basın konuşması yapan Contemporary Istanbul Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli, “Türkiye’deki çağdaş sanatın çok güçlü olduğunu ama yeterince bilinmediğini, CI Bloom’la bunu değiştirmek için çalıştıklarını,” söyledi. İlk gününde özel ziyaretçileri ve basın mensuplarını ağırlayan fuarı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da ziyaret etti. Stantları gezen İmamoğlu yaptığı açıklamada İstanbul’a kazandırılan kültür-sanat mekânlarından ve belediyenin sanat alanındaki işbirliklerinden bahsetti.
İlk bakışta dikkat çekenler
Fuar, ilk iki yılında olduğu gibi bu yılda oldukça heyecan verici sanatçı ve eserlerle ziyaretçilere Türkiye’nin öne çıkan çağdaş sanat galerilerini tek seferde tanıma imkânı veriyor. Her standın kendi içerisinde bir galeri mekânına dönüşmesi ve her galerinin kendi bağlamındaki eser yerleştirmeleri ayrıksı bir yapı oluşturmanın aksine birbirini tamamlıyor ve ziyaret deneyimini neredeyse tek bir bütün hâline getiriyor.
Fuar alanının girişinde ziyaretçileri Contemporary Istanbul Vakfı’nın eylül ayında gerçekleştireceği Bir Koleksiyoner Hikayesi: Taviloğlu Koleksiyonu başlıklı sergisinin tanıtımı yer alıyor. Mudo markasının yaratıcısı Mustafa Taviloğlu’nun 1972’den bugüne tutkuyla ve eserlerin her birini emek vererek seçip oluşturduğu koleksiyonunun tamamının sergilenecek olması sonbahar için şimdiden heyecan verici ve merak uyandırıcı. Bu haberin yarattığı heyecan, stantları gezdikçe artarak devam ediyor.
Girişte yer alan bir diğer stantta, son dönemde gerçekleştirdiği ve yakın gelecekte gerçekleştireceği sergilerden eserlere yer veren Dirimart’ı görüyoruz. Mart ve nisan aylarında Öfke başlıklı sergisiyle çift kanallı video yerleştirmesini ve siyah beyaz fotoğraf serisini izleme şansı bulduğumuz Shirin Neshat’ın “Flavia” ve “Seema” fotoğrafları ve ilk kez fuarda sergilenen “Sweet Grief” başlıklı iki resmiyle Çağla Ulusoy dikkat çekiyor. Seçkin Pirim’in 9 eserlik Thorn Garden serisine ayrılan, zeminindeki ayna yerleştirmesiyle etkiyi artıran oda da fuarın görülmesi gerekenlerinden.
Bu yıl fuara, temsil ettiği 17 sanatçının eserleriyle katılan Zilberman, Azade Köker’e geniş bir yer ayırıyor. Mehmet Erdener’in kontrplak üzerine akrilik yağlı pastel boya eseri “’How?’ Dokuzlusu” ve Alpin Arda Bağcık’ın son dönem işlerinden tuval üzerine yağlı boya tablosu“Zomaril” standın öne çıkan işleri arasında. Pi Artworks’ün standı Nancy Atakan’ın “Dilek Ağacı” ve nakış işleriyle dikkat çekiyor. Art On’un standı ziyaretçileri Bilal Yılmaz’ın Müze Gazhane’de sergilenen, toprak ile emek arasındaki ilişkiyi vurguladığı “Dirt is the color of labor” enstalasyonuyla karşılıyor. Alternatif anlatısıyla öne çıkan sanatçı Erdal İnci’nin “Galata, Galata II” ve “Moda” başlıklı eserleri izleyiciyi uzun süre başucunda tutuyor. Vision Art Platform standı ise, devam eden “Bir Rüya Açılır” sergisinin sanatçısı Azerbaycanlı Aida Mahmudova, üretimleri kitap, kolaj, görsel kimlik tasarımı gibi alanlarda gezinen E S Kibele Yarman ve heykeltıraş Tanzer Arığ gibi sanatçılarla öne çıkıyor.
Ankara’dan gelen, Türkiye’nin en köklü çağdaş sanat galerilerinden Siyah Beyaz’ın standında, Sanat Bizim Oyun Alanımız başlıklı son sergisinin sanatçıları Ardan Özmenoğlu ve Gökhan Tüfekçi’nin eserleri, salonun ortasında çocukluğumuza bir zaman tüneli açıyor sanki.
Fuarın şehir dışından gelen bir diğer galerisi ise Antalya merkezli Den Art. Geçen yılki fuar deneyiminin yeni kapılar açtığı Den Art’ın seçkisinde yer alan Baki Bodur’un “Point” isimli tablosu ve Alp İşmen’in kendine has bir evren yarattığı eserleri ilk bakışta insanı kendisine çekiyor. Sanatorium bu yıl tek sanatçıyla fuara katılanlardan. Avusturyalı sanatçı Clemens Wolf’un pratiğinde önemli bir yer tutan metal çitleri kullanarak yaptığı resim ve yerleştirmeler Sanatorium standında izlenebilir. Galeri Bosfor ise Mithat Şen’in İstif serisinden eserleriyle yer alıyor.
Fuarın yenileri
Bu yıl fuarda üç yeni isim görüyoruz: Ankara’dan henüz birinci yaşını dolduran Belmart Space, İstanbul’dan ise Brieflyart ve 10_12 Gallery. CI Bloom’un geçen yılki edisyonundan sonra genç galerilere daha fazla yer verme amacıyla davet ettiklerinin arasında yer alan Belmart Space, genç sanatçı Otto Türker’in geri dönüştürülmüş malzemeden ürettiği “Patinage” ve Mustafa Yılmaz’ın Parazit serisinden yağlı boya tablolarıyla öne çıkıyor. 10_12 Gallery’nin stant küratörlüğünü Hazal Özkan üstleniyor ve birbirinden bağımsız olarak Freud’un “okyanus hissi” kavramından ilham alan Hazal Özgür ve Sinem Ören’in eserlerini bir araya getiriyor.
Fuarın yenilerinden Brieflyart fuarda solo stantla yer alan üç galeriden biri (diğerleri Galeri Bosfor ve Sanatorium). Server Demirtaş’ın otomat teknolojisiyle yarattığı kinetik heykelleri ziyaretçileri adeta büyülüyor. “Çığlık” karşısında bir süre asılı kalıyorsunuz.
Alt katta dijital bir evren
CI Bloom bu yıl medya sanatçısı Ahmet Said Kaplan’ın DECOL işbirliğiyle Living Things (Canlı Şeyler) sergisine de ev sahipliği yapıyor. Ahmet Said Kaplan’ın seçili eserlerinden oluşan sergi, insan-doğa-evren ilişkisi ekseninde karıştırırken etkileyici bir dijital sanat deneyimi sunuyor.
Ziyaretçiler, biyolüminesans canlıların gerçek zamanlı simülasyonu “Lumin”le Yeni Zelanda’nın karanlık mağaralarına gidiyor, el hareketlerinin karşılığını izlerken birer performansçıya dönüşüyorlar. “Floating Matter” gerçek zamanlı bir kumaş fiziği simülasyonuyla etkileşime girmeye davet ederken “Mirora Unfold” doğadaki ince dinamikleri sanatsal bir dijital anlatıya dönüştürüyor.
Sanat inisiyatifleri
CI Bloom bu yıl da galeri ve işbirliklerinin yanı sıra çağdaş sanata sürdürülebilir destek adına sanat inisiyatiflerine yer veriyor. Çanakkale’den Mahal ve İstanbul’dan Koli Art Space ile NOKS Art Space fuarın bu yılki konukları.
Fuar kedileriyle geçen yoğun bir turun ardından alanın en sonunda ziyaretçileri yeme- içme ve dinlenme alanı Brothers ve bir de The Art Newspaper Türkiye’nin son sayısını da edinebileceğiniz CI Bloom Shop bekliyor.
• CI Bloom, 28 Nisan’a kadar Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonları’nda görülebilir. Biletler için tıklayınız.