İlk empresyonizm sergisinin 150. yıldönümü bu ay Paris’te, akımın dünyadaki en nitelikli örneklerine ev sahipliği yapan Orsay Müzesi’nde açılacak iddialı bir sergiyle anılacak. Paris 1874: Inventing Impressionism’de (Paris 1874: Empresyonizmi İcat Etmek) birçoğu 1874’teki çığır açıcı sergide bulunan 130 resim sergilenecek.
“Empresyonizm” kelimesi sanatçılar, heykeltıraşlar ve baskı sanatçılarından oluşan bir kooperatif olan Société Anonyme’in (Anonim Topluluk) 1874’teki ilk sergisinde henüz ortaya çıkmamıştı. Eserleri hor görmek için kullanılan kelimeyi ilk olarak eleştirmen Louis Leroy satirik dergi Le Charivari’de Claude Monet’nin “Impression, Soleil Levant”ı (İzlenim, Gündoğumu, 1872) için kullandı. Paris’teki Musée Marmottan Monet’den kiralanan bu eser, yeni serginin yıldızı olacak.
Şimdilerde ilk empresyonizm sergisi olarak anılan serginin 165 eserle oldukça çeşitli bir içeriği olduğu unutuluyor. 30 ressamdan yalnızca yedisi büyük isimler oldu: Monet, Paul Cézanne, Edgar Degas, Berthe Morisot, Camille Pissarro, Pierre-Auguste Renoir ve Alfred Sisley. Sanatta devrimi başlatan bu yedi isimdi; serbest ve rahat tarzda resimler yaptılar, ışığın farklı görünümlerini yakalayabilmek için açık havada çalıştılar. 1874’teki sergide bulunan diğer sanatçıların çoğu hiçbir zaman empresyonist olarak görülmedi ve neredeyse arkalarında hiçbir iz bırakmadan tarihe gömüldüler.
1874’teki serginin ziyaretçileri arasında empresyonizmin nerelere varacağını tahmin edebilecek çok az kişi vardı: İlk olarak post empresyonizme (1910’da İngiliz sanatçı ve tarihçi Roger Fry tarafından bulunan bir terim) ve daha sonra modernizmin gelişimine.
Empresyonizm zaman içinde halk arasında oldukça popüler oldu; 20. yüzyılın sonlarında müzayedelerde satılan en pahalı resimler empresyonistlere aitti (gerçi 21. yüzyılda bu popülerliği daha ileriki yıllarda üretim yapan sanatçılar ele geçirdi).
Hem Orsay Müzesi hem de Washington, DC’deki National Gallery of Art –eylülde sergilenecek yer–, 1874’te sergilenen eserlerin en önemlilerinin ödünç alındığından emin olmak için muazzam çaba sarf ettiler. Bunlara Degas’ın “Aux courses en province” (Vilayetlerde Yarışlarda, 1869 civarı, Güzel Sanatlar Müzesi, Boston), Monet’nin “Boulevard des Capucines” (Capucines Bulvarı, 1873-74, Nelson-Atkins Sanat Müzesi, Kansas City), Pissarro’nun “Matin du juin á Pontoise” (Pontoise’da Haziran Sabahı, 1873, Staatliche
Kunsthalle Karlsruhe) ve Renoir’ın “La Loge” (Loca 1874, The Courtauld Gallery, Londra) eserleri dahil.
Sonrasında gelen çeşitli -izmlerin gölgesinde kalan empresyonizm günümüzde giderek demode görülüyor. Bu durum, serginin küratörlerini akımın devrimci etkisini tekrar irdelemeye ve Paris’teki sergi açıldığında ortaya çıkacak güncel araştırmaların ışığında akımı iyice vurgulamaya itmiş. Orsay’ın direktörü Christophe Leribault’un deyişiyle: “Ziyaretçileri, sanat tarihinde büyük bir kırılmanın yaşandığı bu dönüm noktasında kaybolmaya davet edeceğiz; bu kırılmanın nasıl yaşandığını, ne kadar radikal bir değişim olduğunu anlamamıza yardım etmelerini istiyoruz.”
Şüphesiz görkemli bir sergi olacak bu ve büyük kalabalıklar toplayacak. 1874’teki sergiye 4.000 kişi katılmıştı fakat bu sene empresyonistler iki farklı müzede muhtemelen bir milyondan fazla ziyaretçiye ulaşacak.
• Paris 1874: Inventing Impressionism, 26 Mart-14 Temmuz tarihleri arasında Paris, Orsay Müzesi’nde; 8 Eylül-19 Ocak 2025 tarihleri arasında Washington, DC, National Gallery of Art’ta görülebilir.