Gülsün Karamustafa, 50 yıldan uzun süredir, göç, bellek, aidiyet, kültürel kimlikler gibi toplumsal meselelere odaklanarak sanat pratiğini sürdürüyor. Sanatçının Venedik Bienali için üzerinde çalıştığı yeni eseri, dünyanın savaşlar, afetler, doğa ve çevre sorunları gibi zorluklarla karşı karşıya kalması sonucu ortaya çıkan acıları, kaybolan değerleri ve zayıflayan insan ilişkilerini ele alıyor. Karamustafa bu eserinde, günlük nesneler üzerinden yeni anlamlar yaratma geleneğini devam ettirerek, yaşanan olayların ardında bıraktığı boşluk, oyuk ve kırıklıkların izlerini, farklı objeler aracılığıyla mekâna taşımayı amaçlıyor. Sergideki yerleştirmeyle dünyayı “bir savaş alanı” ve “sürekli değişen bir zemin” olarak tasvir eden sanatçı, yapıtının bir bölümünde kadim inançlara ve insanlar arasında süregelen çatışmalara gönderme yapıyor.
Gülsün Karamustafa’nın yer alacağı Türkiye Pavyonu 2024 Ocak ayında, dünyaca ünlü sanat dergisi Frieze editörleri tarafından yılın en merakla beklenen sergileriarasında sayıldı.
Gülsün Karamustafa’nın kaleminden Oyuk ve Kırık Dökük: Bir Dünya Hâli
“Etrafımda akıp giden ve insanlığı tehdit eden savaşlar, depremler, göçler, nükleer tehlike, durmadan hırpalanan doğa ve çevre sorunları nedeniyle bütünüyle içi boşaltılmış̧ bir dünya hâliyle uğraşıyorum.
Giderek hızına yetişemediğimiz gündemin sıradanlaştırdığı yıkımlar, birbirini pek yakın aralıklarla izleyen öngörülemeyen acılar, kof değerler, kimlik mücadeleleri, kırılgan insan ilişkilerinin yarattığı boşluk, oyukluk ve kırıklık olgusunu mekânda duygusal ve fiziksel olarak var etmeye çalışıyorum.
[…]
Dünya, üzerinde sürekli yer değiştirilen bir savaş alanı...”
Sergi Kitabı ve Proje Ekibi
Sergiyle eşzamanlı olarak hazırlanan kitapta, 12 yazarın Gülsün Karamustafa’nın yeni eserinde kullandığı malzemelerden her biri üzerine kaleme aldığı denemelere, sanatçının eser üretim sürecinde tuttuğu günceye, kendisiyle yapılan bir söyleşiye ve eskizlere yer verilecek. Kitap, Türkçe ve İngilizce olmak üzere iki cilt hâlinde yayımlanacak.
Projenin ve hazırlanan kitabın grafik tasarımını Esen Karol, editörlüğünü Melis Cankara üstleniyor. Serginin tasarım danışmanlığını Yelta Köm yapıyor.