Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Devlet Başkanı Putin hakkında uluslararası bir tutuklama emri çıkardı. Mahkeme, Rus liderin savaş suçlarından yargılanmasını istiyor. Ancak Putin’in Ukrayna’daki savaş sırasında yaptıklarının hesabını vermesi isteniyorsa, UCM’nin açacağı davanın Ukrayna’da sahadan elde edilen kanıtlara dayanması gerekecek.
Uluslararası Mavi Kalkan Komitesi adlı sivil toplum kuruluşu tarafından, Avrupa Birliği Danışmanlık Misyonu için hazırlanan yeni bir brifing raporu Putin rejiminin Ukrayna’daki kültürel miras alanlarını kasıtlı ve sistemli bir şekilde hedef aldığını iddia ediyor. Eğer rapor doğruysa Putin’i savaş suçuyla itham etmek için gerekli olan kritik yasal eşik artık çok daha yakın.
Rapor 19 aydır devam eden savaşta bir dönüm noktası gibi görünen durumdan yararlandı. Rus cephe hattı geri çekilirken, daha önce sadece uydu görüntüleri ve sosyal medya paylaşımları aracılığıyla izlenen sekiz hasarlı bölge de Mavi Kalkan görevlileri tarafından çoğunlukla ilk kez bizzat ziyaret edebiliyordu. Dijital materyallere güvenmek yerine birinci elden tanıkların ifadelerine ulaşabildiler. Elde ettikleri bulgular sadece The Art Newspaper’la paylaşıldı.
Nisan 2022’de, savaş başladıktan iki ay sonra, The Art Newspaper bir değerlendirme yaptı. O dönemde Batı medyası, Rusya’nın bir kültürel temizlik kampanyası çerçevesinde Ukrayna’nın miras alanlarını ve kolektif kimlik sahalarını hedef aldığına yönelik yaygın iddialara ev sahipliği yapıyordu. The Art Newspaper, o dönemde mevcut kanıtların, koordineli bir kültürel temizlik operasyonunun gerçekleştiğini kesin olarak göstermek için yeterince kapsamlı olmadığı değerlendirmesinde bulundu. Gelişi güzel şekilde verilen zarar suç teşkil etse de hedefli ve kasıtlı olduğu kanıtlanamadı.
Bu değerlendirme şimdi değişti. Kasım 2022 ve Ağustos 2023 tarihleri arasında Mavi Kalkan personeli, şu anda Ukrayna hükümeti tarafından kontrol edilen topraklardaki hasar görmüş alanların bir kısmını ziyaret edebildi. En az iki vakada kasıtlı olarak hedef alındığına, bir diğer ikisindeyse kültürel kimliğin manipüle edilmesiyle bağlantılı olabilecek yağmalamaya dair sınırlı ama güçlü kanıtlar bulduklarını iddia ettiler. Belarus sınırına yakın iki dinî mekânsa ziyaret edilemeyecek kadar tehlikeli bulundu. Bazı mekânlar ayrıntılı bir şekilde rapor edilirken bazıları edilemedi. Savaşın bir kez daha Rusya’nın lehine dönmesi halinde yerel görgü tanıklarının korunması amacıyla bu yerler henüz tek tek tespit edilemedi.
“Ukrayna’daki Kültürel Miras Alanlarının Hasar/Yıkım Değerlendirmesi 22 Kasım-23 Ağustos” başlıklı brifing, bir fizibilite çalışmasıdır: Yani önerilen bir planın uygulanabilirliğine yönelik bir değerlendirme. Bu örnekte, 1954 Lahey Sözleşmesi’nde yer alan kültürel mülkiyet hukukuyla ilişkili olduğu için, uluslararası insani hukukun olası ihlalleriyle bağlantılı maddi zararı incelemek üzere tasarlanmıştır.
Mart 2022’de Mariupol Tiyatrosu’na yapılan ölümcül hava saldırısı gibi dehşet verici bir olay savaş suçu olabilir; ancak 1960 yılında yeniden inşa edilen tiyatronun Lahey Sözleşmesi kapsamında bir miras alanı olarak nitelendirilmesi mümkün olmadığı için miras kapsamında değerlendirilmemiştir. (Bu yılın temmuz ayında bir füze tarafından ağır hasar gören Odesa’daki Başkalaşım Katedrali, yasal olarak yasaklanmış bir ibadet yeridir ve güncel Dünya Mirası Listesi parametrelerinin dışındadır, bu nedenle bunun kültürel mirasa zarar verme suçu olarak nitelendirilmesi olası değildir.)
İkincil mi, kasıtlı mı?
Mavi Kalkan Raporu’nda, “ziyaret edilen oblast’larda (bölgelerde) kültürel varlıklara verilen zararın ve tahribatın büyük çoğunluğunun ikincil olduğu” değerlendirmesinde bulunuluyor.
“Bununla birlikte, uydu görüntüleri aracılığıyla tespit edilen alanlar ziyaret edildiğinde, birkaç sahada ihlallerin gerçekleşmiş olabileceğini gösteren kanıtlar bulunmuştur,” deniyor. “Sahaların özellikle ve kasıtlı olarak hedef alındığına dair kanıtların bulunduğu en az iki örnek var.”
Bu sahaların hedef alındığına dair iddialar, saldırılar sırasında ortaya atılmış ancak kanıtlanamamıştı. Mavi Kalkan şimdi sahada topladığı kanıtları mevcut tüm dijital görüntüler sayesinde birleştirmeyi başardı.
Bahsedilen kültür kurumlarından biri Kiev bölgesinde bulunan önemli bir sanat ve yerel tarih müzesi. Ukrayna kimliğiyle güçlü bir şekilde bağlantılı olan bu müze, daha önce Rus birlikleri tarafından işgal edilen ve hazırlık alanı olarak kullanılan bir bölgede yer alıyordu. Müze yakıldı ancak yakındaki köy ve bitişiğindeki evler zarar görmedi.
Mavi Kalkan tarafından toplanan görgü tanıklarının ifadelerine göre müze Şubat 2022’de tek bir roket ya da topçu saldırısıyla yok edildi. Ukrayna gizli polisinin ya da üniformalı memurların balistik parçalar da dahil olmak üzere adli tıp bulgularını toplayıp toplayamadığı ise belirsizliğini koruyor.
İkinci kurumsa tarihî bir evde yer alan bir edebiyat müzesi. Mart 2022’de Harkiv Savaşı sırasında güneyden fırlatılan ve çatısına isabet eden tek bir füze saldırısıyla kısmen yıkılmıştı. Müze, Ukrayna’nın öz kimliğiyle yakından bağlantılı bir figüre adanmıştır. Yakınlarında bir çatışma olmamıştır. Burada kanıtların toplanması, hem binanın onarımının hızlı olması hem de müze çalışanlarının şahit olduğu üzere balistik parçaların bilinmeyen kişiler tarafından çıkarılması nedeniyle engellenmiştir.
Etkilenen üçüncü bir alanın –o zamanlar Rus işgali altında olan Harkiv bölgesindeki bir başka yerel tarih müzesi– hedef alınıp alınmadığı belirsizdir. Rapora göre, binaya zarar verenin küçük silah ateşi ve binanın bitişiğindeki havan topunun muhtemel etkisi olduğuna dair kanıtlar var; ancak değerlendirme ziyareti muhtemelen bu kanıtları kesin bir şekilde teyit edemeyecek kadar geç yapıldı. Yakınlardaki diğer kültürel miras alanlarında meydana gelen,geniş bir alanı etkileyen hasar, bunun kazara gerçekleşmediğini ve kasten yapıldığını açığa çıkarmayı zorlaştırıyor.
Rapor ayrıca Herson bölgesindeki, iyi bilinen iki yağma olayına dair tanıkların ifadelerine de ayrıntıyla yer veriyor, bu ifadelere göre, bu yağma sırasında binlerce sanat eseri Rus gizli servisinin yönetiminde, üniformalı görevliler tarafından askerî araçlara yüklenip götürülmüş, görgü tanıklarının söylediklerine bakılırsa Moskova’daki ve işgal altında bulunan Kırım’daki akademisyenler de bu sırada üniformalılara yardımcı olmuş.
Mavi Kalkan ayrıca Ukrayna miras topluluğunun ve Silahlı Kuvvetler’inin kanıt toplama konusundaki mevcut faaliyetlerini değerlendirmek üzere Kiev, Odessa, Çernihiv, Herson, Harkiv ve Donetsk bölgelerini ziyaret etti. Bu ziyarete kasten hedef alındığına muhtemel gözüyle bakılan dördüncü bir vaka da dahildi: Ukrayna’nın doğusundaki, muhtemelen bir Rus S-300 füzesi tarafından vurulan, bir yerel tarih müzesi. Yakınlarda herhangi bir askerî hedef yoktu.
Raporun nispeten kendinden emin değerlendirmelerine rağmen, Putin’in kültürel alanları hedef aldığı yönündeki kapsamlı iddiaları destekleyecek kanıtları araştırmak ve güvence altına almak için yeterince şey yapılmadığı belirtiliyor. Mavi Kalkan’ın bu küçük örneklemi, türünün ilk sistematik analizi olma özelliğini taşıyor. Mavi Kalkan başkanı Profesör Peter Stone, “Hiçbir [ülke] yeterince şey yapmadı,” diyor. “Bu iki vakada bile uluslararası bir mahkemeye sunulacak yeterli kanıt olmayabilir.” Stone, kanıtların tercihen, bir olay gerçekleştikten sonra bir hafta içinde toplanması gerektiğini söylüyor. Bu da savaş bölgelerinde çoğu zaman imkânsız.
Bu rapor bir şablon görevi görebilir. Mavi Kalkan’ın örnek çalışmasının adli tıp kanıtları ve tanık ifadelerinin kapsamlı bir araştırması olarak genişletilmesi, sorumluluk almanın yanı sıra niyetini ortaya koymak için de bir adım; ancak o zaman adalet yerini bulabilir ve sorumlulardan hesap sorulabilir.