Paris, ekim ayında birden fazla sanat fuarına ev sahipliği yapıyor. Kentin çeşitli yerlerinde gerçekleştirilecek fuar ve sergiler, hem yerel hem de uluslararası sanatçı ve ziyaretçileri farklı sanatsal etkinliklerde bir araya getirmeyi vaat ediyor. Art Basel Paris 18-20 Ekim; Design Miami.Paris 15-20 Ekim; Asia NOW 17-20 Ekim; Paris Internationale 16-20 Ekim; OFFSCREEN Paris 16-20 Ekim ve AKAA 18-20 Ekim tarihleri arasında kapılarını açıyor.
Art Basel Paris, Grand Palais’de
2022’den beri Paris+ par Art Basel adıyla düzenlenen ve bu yıl ilk defa Art Basel Paris adıyla gerçekleşecek fuar, küresel Art Basel markasının adıyla Paris fuarının etkisini güçlendiriyor ve kente, kentin kültürel ortamına katkısını artırıyor. Art Basel Paris’in direktörü Clément Delépine, kentin benzersiz olanaklarıyla katılımcıları buluşturan fuarın öncü bir rol oynadığının altını çiziyor.
Art Basel Paris, Chams-Élysées ile Seine Nehri’nin arasındaki tarihî fuar alanında, 1900’de gerçekleştirilen Paris Dünya Fuarı için inşa edilen Grand Palais’de gerçekleşiyor. “Galeries” (Galeriler), “Emergence” (Oluşma) ve “Premise” (Öncül) olmak üzere, 42 ülkeden toplam 194 galerinin yer aldığı üç bölüme ayrılan fuarda aynı zamanda küratörler Pierre-Alexandre Matéos ve Charles Teyssou tarafından Petit Palais’de gerçekleştirilecek sanat konuşmaları da fuarın bir parçası.
New York, Riyad, Beyrut, Paris, Londra, Hong Kong, Barselona, México ve Oslo gibi dünyanın çeşitli yerlerinden sanatçıların eserlerinin sergilendiği “Galeries” bölümünde modern ve çağdaş sanat galerilerinin resim, çizim, heykel, enstalasyon, fotoğraf, video ve dijital sanat eserlerini görmek mümkün. Genç ve yükselen sanatçıları odağına alan “Emergence” ise sanatçıların kişisel eserlerine yer veren 16 galeriyi bir araya getiriyor. Bu yıl Art Basel Paris’e eklenen “Premise” bölümündeyse fuarın sanat tarihi kanonu misyonunu üstlenen, 1900’lerden öncesine ait sanat eserleri de dahil olmak üzere epey nadir bulunan küratöryal tasarımlarıyla ortaya çıkan dokuz galeri ağırlanıyor. İstanbul merkezli galeri ThePILL, bu yıl Venedik Bienali’nde Altın Aslan Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün sahibi Nil Yalter’in eseriyle fuara katılıyor. Eser, 1940’larda bir büyükelçinin eşinin giydiği elbise aracılığıyla şiddetin sürekliliğinde kayıtsızlık ve ayrıcalığın rolünü ortaya çıkarıyor.
Fuarda aynı zamanda tarihî kentin dokuz ayrı yerinde, Palais d’Iéna, Avenue Winston Churchill, Petit Palais, Cour de l’Hôtel de la Marine, Place Vendôme Domaine national du Palais-Royal, Beaux-Arts de Paris–Chapelle des Petits-Augustins, Parvis de l’Institut de France ve Musée national Eugène-Delacroix’da sanatçıların eserlerinin sergilendiği kamusal etkinlikler düzenlenecek. Fuar boyunca Paris’in çeşitli yerlerinde izlenebilecek sergiler de yer alıyor: Centre Pompidou’daki Surréalisme. L’exposition du centenaire(Sürrealizm. Yüzüncü Yıl Sergisi); Musée d’Orsay’de Gustave Caillebotte. Peindreles Hommes(Gustave Caillebotte. İnsanları Resmetmek); Fondation Louis Vuitton’da Tom Wesselman’ın eserlerinin retrospektifi ve Musée des Arts Décoratifs’de L’intime, de la chambre aux réseaux sociaux(Odadan Sosyal Ağlara Yakınlık) sergilerini görmek mümkün.
Tasarımın nabzı Design Miami.Paris’te atıyor
Design Miami. Paris, bu yıl Saint-Germain’de yer alan, 18. yüzyıl tarihli ikonik bir yapı olan L’hôtel de Maisons’da 2. Edisyonu’nu düzenliyor. Pozzo di Borgo ailesine ve ünlü moda tasarımcısı, kreatif direktör, sanatçı ve fotoğrafçı Karl Lagerfeld’e ev sahipliği de yapan bu konak, şimdi de 20. ve 21. yüzyılların tasarım eserlerinin sunulduğu galerilere yer açıyor. Fuara çoğunluğu Paris’ten olmak üzere New York, Londra, Milan, Monako, Brüksel ve Los Angeles’tan 24 galeri katılıyor.
Fuarın “Material Marvels”(Maddi Mucizeler) bölümünde tasarımda kullanılan malzemelerin niteliğinin ön plana çıktığı eserler yer alıyor. Bu bölümde Galerie Desprez-Bréhéret ve Galerie Yves Gastou, Jean Touret’nin tasarımlarının yer aldığı bir koleksiyon sunuyorlar. Sergilenen mobilyalar sanatçının kariyerinde önemli bir yere sahip olan Marolles Atölyesi’ni kurduğu zamanda ürettiklerine denk geliyor. İşlevsel tasarımlarını ahşap ve demir kullanarak yaratan Touret’nin minimalist eserlerinin yanı sıra Agnès Debizet’nin heykel ve mobilya arasındaki sınırları bulanıklaştıran, taş ve seramik malzemenin öne çıktığı eserleri de sergileniyor. Galerie Mini Masterpiece ise 11 çağdaş sanatçı ve tasarımcının işlediği dört metre boyunda mukavvadan anıtsal bir masaya yer veriyor.
“Refined Rarities” bölümünde (İncelikli Nadirlikler)Karry Berreby’nin 1960’lardan 1980’lere uzanan vintage eserlerinde çağdaş tasarımcıların dokunuşlarını ortaya çıkaran eserleri; Thomas Fritsch-ARTRIUM’un 1945-1970 yılları arasında eserler veren tanınmış seramik sanatçılarından oluşturduğu koleksiyonu ve Galerie Meubles et Lumières’in 1960’lı yılların Fransız avangard eserlerine yer veren işlerini görmek mümkün.
“TheLegacy of Modernism”(Modernizmin Mirası) bölümünde Jean Prouvé, Le Corbusier ve Jean Royère gibi 20. yüzyıl Fransız modernistlerinin eserlerinin yanı sıra 21. yüzyılın en ikonik tasarımlarını öne çıkarıyor. “Cultural Exchange” bölümde ise(Kültürel Değiştokuş), Amerikan ve İsveç modernizminden esinlenen tasarımlara, Japonya’ya özgü bambu sepet işlerine yer verilirken uluslararası tasarım, zanaat ve kültür arasındaki diyaloğa odaklanıyor.
Asia NOW ve Paris Internationale’in 10. yıl kutlamaları
2015 yılından beri gerçekleştirilen Paris’teki Asya sanat fuarı Asia NOW, bu sene 10. yılını kutluyor. Orta Asya’dan Asya Pasifik’e, Batı Asya, Doğu Asya, Güney Asya ve Güneydoğu Asya’daki 45 ülkeyi kapsayan fuar, Asya kültürünü sanatçılar aracılığıyla bütün dünyaya tanıtmayı hedefliyor. Zilberman Gallery de dahil olmak üzere 60’tan fazla galerinin yer alacağı, sanat direktörlüğünü Nicolas Bourriaud ve Radicants’ın üstlendiği fuarda etkinlikler, enstalasyonlar ve performanslar aracılığıyla kültür, maneviyat ve insanlığın durumu temaları işleniyor. Charwei Tsai ve Liang-Jung Chen, RainWu gibi çağdaş Asyalı sanatçıların işleri de fuar boyunca izlenebilecekler arasında.
Paris Internationale fuarı bu yıl 10. Edisyonu’nu gerçekleştiriyor. Paris’in mimari çeşitliliğine saygı duruşunda bulunan fuara, İstanbul merkezli Öktem Aykut da dahil olmak üzere 19 ülkeden 72 galeri katılıyor. Uluslararası sanat dünyasının üyeleriyle izleyicileri bir araya getiren konuşmalar, kitap tanıtımları, gösterimler ve performanslar bu yıl da fuarın odaklarından birini oluşturuyor. 2023’te Fas’ta meydana gelen depremin ardından Paris Internationale’in de katıldığı uluslararası bir yardım kampanyası başlatılmıştı.Bu kampanyada dünyanın dört bir yanından 150’yi aşkın sanatçı yer aldı ve eserlerinden elde edilen gelir bölgedeki topluluklara bağışlandı. Paris Internationale sanatçılara ortak bir çağrı yaparak bu yardımlaşma geleneğini bu yıl da sürdürüyor.
“Maintenant!” başlıklı programda her yıl CNAP’den (Ulusal Plastik Sanatlar Merkezi) fon alan dört sanatçı veya sanatçı kolektifi eserlerini Paris Internationale’de sergilemeye hak kazanıyor. CNAP ve Paris Internationale, Fransa’daki görsel sanat üretimini yurtdışına tanıtmak ve Fransa’yı uluslararası alanda bir sanat uygulama merkezi haline getirmek için yaptıkları bu işbirliğinde, sanatçıların gelişimleri için de önem taşıyan bir kültürel ortaklık kuruyorlar. Bu program kapsamında Eva Barto, Maxime Bichon, Vincent Ceraudo, Marcelline Delbecq, Suzanne Lafont, Béatrice Lussol, Malik Nejmi ve Grout/Mazéas’ın eserleri izleyicinin karşısına çıkıyor.
Paris’in iki yüzü: OFFSCREEN Paris ve AKAA
OFFSCREEN Paris, bu yıl 3. Edisyonu’nu düzenliyor. Etkinlik, görüntü temelli eserlere yer veren, enstalasyon ve deneysel uygulamalarla çalışan uluslararası avangard ve çağdaş sanatçıların işlerini sergiliyor. Paris’in dikkat çekici etkinliklerinden biri olan OFFSCREEN Paris, sekiz katlı, art deco cepheli Garage Haussmann’da gerçekleşiyor. Bu yıl onur konuğu ise, hayatı boyunca 40’tan fazla film yapan, kendi kuşağının en önemli Avrupalı yönetmenlerinden biri olarak kabul edilen, feminist ve deneysel sinemanın öncülerinden Belçikalı yönetmen Chantal Akerman. Sanat Yönetmeni Julien Frydman’ın idaresindeki, Lombard Odier ve House of Dior tarafından desteklenen ve ziyaretçiler, profesyoneller ve koleksiyonerler tarafından büyük beğeni toplayan OFFSCREEN, uluslararası ve Fransız galerilerin sunumlarıyla hem sanatsal hem de ticari bir etkinlik olarak ekim ayında Paris’te görülmesi gerekenler arasında yerini alıyor.
Fransa’daki Afrika’ya, Afrikalı sanatçıların işlerine odaklanan AKAA da (AlsoKnown As Africa[Namıdiğer Afrika]) 9. Edisyonu’yla ekim ayında izleyicilerle buluşuyor. Paris’te 19. yüzyılda inşa edilen kapalı bir pazaryeri olan Le Carreaudu Temple’da gerçekleşecek sergi, bu yıl odağına Afrika’nın Amerika ve Karayipler’le ilişkisini taşıyor. İlk kez 2016’da gerçekleştirilen fuar, izleyiciyi coğrafi sınırların, klişe ve önyargıların ötesine geçerek merak uyandırmaya, keşfetmeye davet ediyor. Katılımcılarının sanatsal projelerine eşlik etmek amacıyla fuar bünyesinde sanatçıların, küratörlerin, düşünürlerin, sanat profesyonellerinin ve ziyaretçilerin kendilerini ifade edebilecekleri ve kamuya açık bir şekilde tartışabilecekleri kültürel bir platform oluşturuluyor. Konferanslar, gösterimler, performanslar ve okumalardan oluşan zengin bir programla herkesi güncel sanat meseleleri ve Afrika’daki sanat piyasasıyla ilgili sorular üzerine düşünmeye davet ediyor.
Paris’te ekim ayında gerçekleşecek fuarlar kentin dört bir yanında düzenlenen etkinliklerle birlikte izleyicilere tam anlamıyla bir sanat festivali sunuyor.